Genel

Ne iş yaptığınızı biliyor musunuz? Yoksa..

İnsanların işyerlerinde üzerlerine vazife olmayan işleri yapmalarını destekleyenlerden biriyimdir. Yani bir işin ucundan tutması gerektiğinde, inisiyatif kullanması gerektiğinde, elini taşın altına sokması gerektiğinde önde olan insanları severim. Kimileri bunu enayilik olarak yorumlasada ben bu yapılanlar sonucunda kaybeden (!) insan görmedim. Kaybeden kelimesinin yanına koyduğum ünlemi biraz açacak olursam, çok defa çalışma arkadaşlarımdan duyduğum bir kelimedir. Hiç ummadığınız eğitim, bilgi ve kültürdeki insanların ağızlarında, gayet arabesk bir tonlama ile dökülen bu kelime ve onu takip eden cümleler, beni hayli düşündürür.

– Aslında bu benim işim değil ama yapıyorum. Yapıyorum da ne oluyor? Kaybeden gene ben oluyorum.

– Başkalarının işini de yapmam gerekiyor bazen. Tamam helali hoş olsun ama ben çok zaman kaybediyorum.

– Kendi işimi yapmadığımdan tonla para kaybettim ben.

Peki sizin işiniz nedir, diye bir sual tevcih ederim bu durumlarda insanlara. Yani aslında işinizi nedir sizin? İşinizin sınırları nerede başlar, nerede biter ki, siz sınırlarınızın dışına çıktığınızı düşünürsünüz? Ben pazarlamacıyım ama reklamcının işini de bana veriyorlar (ya da tam tersi); ben yöneticiyim muhasebe ile ne işim olur kardeşim; sadece radyocuyum Türkçe öğretmeni değil, grafikerim hamal değil

Tüm bu cümleleri kuruyorsanız ya işinizi tam olarak bilmiyorsunuzdur ya da gelişmeye, öğrenmeye kapalısınızdır.

Bazen üstünüze vazife olmayan işlere karışmayı, inisiyatif kullanmayı, ortada kalan işler için efor sarfetmeyi yani amiyane deyimle “enayi olmayı” deneyin. Kaybettiğiniz şey, şuanki durumunuzdan daha az olacaktır emin olun.

– Çok ahkam kesilmiş bir yazı oldu ama bu yazıyı yazmam için resmen beni tetikleyen çalışanlar var dünyada:))

Not: Resim Fotoritim sayfasından alınmıştır.

Comment here