Ölmeden önce bir eğitimine katılmak istediğim pazarlamanın yaşayan en büyük adamı Philip Kotler, İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) ev sahipliğinde düzenlenen Dünya Pazarlama Zirvesi (World Marketing Summit) için İstanbul’daydı.
Yönetim gurusu merhum Peter Drucker “Pazarlamanın amacı satışı gereksiz kılmaktır” derdi. Kotler, Zirvedeki konuşmasında bu konuya açıklık getirerek, pazarlama işi profesyonelce yapılırsa satış için ekstra çaba harcamaya gerek olmayacağını söyledi. Konuşmalarında birkaç kez Drucker’a atıf yapınca, bir yönetim gurusu ile pazarlama üstadının arasındaki uyumu da tekrar görmüş oldum. Aslında Kotler A’dan Z’ye Pazarlama kitabında altını çizdiğim şu ifadeye yer vermişti; “Pazarlama, şirketin müşteri üretme departmanıdır”. Zirvede ise yine güzel bir cümle kurarak “Pazarlama, insanları mutlu etmektir” dedi.
Takip edebildiğim üç oturumun hepsinde aktif olarak Kotler vardı. Bu tarz etkinliklerden alışkın olduğumuz üzere, bir saat havalı konuşmalar yapıp gidenlerden olmadı. Her oturum başlığı özenle seçilmişti ve gerçekten uzmanlar, netameli, üstü kapalı, sloganik ifadelerden kaçınarak birer danışman gibi akatardılar bildiklerini. Yaklaşık on yıl önce Türkiye’ye geldiğinde bizim global markalarımızın olmaması gündemindeydi. Bu kez yine aynı konuyu farklı bir açıdan dile getirerek, havalanımızda bolca İtalyan markası gördüğünü ama Türk markalarına rastlamadığını söyledi. Eğer dedi Kotler “Sizinle çalışma olanağı bulursak bu konulara eğilebiliriz”.
Zirvedeki panelistler Amazon’la ilgili bir soruya çok şaşırdı. Amazon çalışanlarının önemli bir kısmının aylık gelirlerinin ortlamanın altında olmasını nasıl değerlendirdikleri soruldu. Bu sorudan önce Kotler sunumunda iki önemli hatırlatmada bulunmuştu. İnsan ve gezegen odaklı olun, dedi Kotler. Artık firma çalışanlarının çok önemli hale geldiğini, çalışan mennuniyetinin altını defaatle çizdi. Çalışan memnun değilse problemler çıkar demişti Kotler. Ama Dr. Fahim Kibria’nın Amazon sorusu panelistlerin askıda bıraktığı bir soru oldu. Nörobilimin pazarlamadaki rolü adlı sunmda Prof. Moran Cerf çok incelikli, detaylı bir sunum yaptı. Ondan aklımda kalan önemli bir cümleyi aktarayımi; “Düşündüğünüz her şeye inanmayın!”
Prof. Dr. İlber Ortaylı ile Philip Kotler’i yan yana düşünüp, bir araya getiren İTO’yu da ayrıca alkışlamak istiyorum. Youtube, Twitter ve kendi sitelerinden sunumları canlı olarak yayınladılar. İlber Hoca, kendisinden bekleneni yaptı ve Yıldız Çini Fabrikası’nın 1930’lu yıllarda ürettiği porselenlerde kullanılan desenlerin ve ürünlerin bugün cam, tekstil ve daha birçok sektörü etkileyen bir zarafet ve üretkenlikte çalışmış olduğunu hatırlattı. Ayrıca İstanbul’un binlerce yıllık geçmişinin onu zaten bir tarihi marka yapmaya yettiğini de hatırlattı. Zaten sonraki oturumlarda “İstanbul sizde hangi duyguyu çağrıştırıyor?” sorusunu Kotler, İstanbul demek tarih demektir minvalli bir açıklama ile yanıtladı.
Kotler’in, World Marketing Summit konuşmalarından aklımda kalanlar;
– Pazarlama artık daha fazla dijital olacak
– Markalama mı önemli pazarlama mı? Bence pazarlama daha önemli!
– Adidas’ta sadece 50 kişi sosyal medyadan sorumlu.
– Sürücüsüz otomobiller için marka konuşmak ne kadar doğru olacak? Şimdiye dek otomobiller için bütün marka stratejileri sürücüyü dikkate alıyordu. Peki ya şimdi?
– Öğrencilere tavsiyem çift anadal okusunlar. Finanstan anlamayan bir yönetici, pazarlamacı olmak eksikliktir.
– İyi bir toplum iyi eğitim alan ve sağlıklı bireylerin olduğu toplumdur.
– Senaryo pazarlaması kavramından hareketle bir ölçüde futuristik olmak zorundayız, dedi.
Kotler’in Türk firmalarına tavsiyeleri;
– En iyi olmaya odaklanın
– Hiçbir firma yıkılmayacak kadar güçlü değildir!
– İstanbul nasıl bir marka kurucu olabilir? Bu konuda planlama yapmak gerekir.
World Marketing Summit (Dünya Pazarlama Zirvesi), daha önce Japonya, Kanada, Kore ve Hindistan gibi dünyanın çeşitli ülkelerinde düzenlendi. Zirvede, “Stratejik Pazarlama”, “Pazarlamanın Geleceğini İstanbul’da İnşa Etmek”, “Nörobilimin Pazarlamadaki Öncü Rolü”, “Pazarlamada Big Data”, “Dijital Çağda ve Zor Zamanlarda 21. Yüzyıl Pazarlamanın Geleceği” ve “İstanbul’dan Dünya’ya Bir Markanın Serüveni” başlıklı konuşma ve paneller yapıldı.
Comment here